Yargıtay: “Özel Telefon Konuşmaları Haber Olamaz”
Ergenekon davasıyla ilgili haberlerde özel telefon konuşmalarının haberleşmesine dair bir şikayetten doğan dava sürecini inceleyen Yargıtay 4. Hukuk Dairesi eylemi hukuka uygunsuz buldu. İddianame eklerinde yer alan ve davanın konusu dışındaki özel telefon konuşmalarının haberlerde yer aldığını savunan bir davacı, haberin yer aldığı gazete aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açmıştı.
Davaya bakan Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi, "resmi belge niteliğindeki iddianame ekinden alınıp yayımlanan haberin görünür gerçekliğe uygun bulunduğu" gerekçesiyle tazminat taleplerini reddetmişti.
Yerel mahkemenin kararını katılmayan Daire, kararı oy çokluğuyla bozdu. Davacının suç unsuru içermeyen dava dışı kişi ile yaptığı özel telefon konuşmalarının kimliği açıklanmak suretiyle yayınlandığının altını çizen Daire, söz konusu konuşmaların yayınlanmasının gerekmeyeceğine hükmetti.
Dava ile ilgisiz özel telefon konuşmalarının yayınlanmasında kamu yararı görmeyen, haberin davacının özel yaşamının gizliliğine, haberleşme özgürlüğüne ve kişilik haklarına saldırı niteliği taşıdığın hükmeden Daire, kararda şu ifadelere yer verdi:
"Kişinin gizli alanını oluşturan özel yaşamının gizliliğine dokunulamayacağından sıfatı ve konumu ne olursa olsun, kişinin oluru bulunmadan, özel yaşam alanına ilişkin olan haberleşme bilgileri kamuoyuna açıklanmaz."
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin karara muhalif kalan bir üyesi ise yazdığı karşı oy yazısında itirazını şöyle savundu:
"Davalı gazete iddianame ve eklerini, hiçbir ekleme ve yorum yapmadan aynen yayımlamıştır. Bilindiği üzere, soruşturma sırasında ve özellikle iddianamenin kabulünün ardından yazılı ve görsel medyada bu konularda yazılar çıkmış, haberler yapılmış, açık oturumlar düzenlenmiştir. Bunların Anayasa ile güvence altına alınan basın özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir. Kişilik haklarına saldırının kabulü için aranan şartlar oluşmamıştır. Haber doğru ve gerçektir, yayınlanmasında kamu yararı bulunmaktadır, güncel olup, özle biçim arasındaki denge bozulmamıştır. O halde yayın hukuka uygundur." (ÖÖ/ŞA)