Sağlık Hakkı Meclisi Kuruldu

Sağlık hakkı mücadelesi veren örgütler  dün (11 Mart 2012)  Ankara'da bir araya gelerek Türkiye Büyük Sağlık Hakkı Meclisi'ni (TBSHM) kurdu. Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nda bir araya gelen sağlık çalışanları, taşeron sağlık işçileri, tıp fakültesi öğrencileri "sağlık doğuştan kazanılan bir haktır" dedi.

Meclisin açılış konuşmasını yapan 38 farklı şehirde kurulan sağlık hakkı meclislerinin çağrıcı kurumları adına Türkiye Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Eriş Bilaloğlu AKP'nin sağlık alanını sistemini dönüştürdüğü, bu durumu düzeltmek için mücadele vereceklerini belirtti.

AKP'nin Sağlıkta Dönüşüm Programı'nı oylayan meclis, muayenelerde soyulmamak, istisnai sağlık hizmeti uygulamasına maruz kalmamak, acil servislerin paralı hale gelmemesi, sağlığın özelleşmemesi için programı reddetti.

Çağrıcı kurumlardan Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Genel Başkanı Çetin Erdoğdu'nun okuduğu sonuç bildirgesinde sağlığın piyasa yararına değil insan yararına olması gerektiği ifade edildi ve 14 Mart'ta Türkiye genelinde Sağlık Hakkı Yürüyüşleri düzenlenmesinin planlandığı belirtildi.

TBSHM'nin görüşleri

TBSHM'nin sağlık politikalarına ilişkin görüşleri, sonuç bildirgesinde şöyle sıralandı:

* Sağlık bütün insanların doğuştan kazandığı temel bir haktır. Sağlık hizmetleri herkes için eşit, ulaşılabilir, nitelikli ve parasız olmalıdır. Bütün sağlık harcamaları, hiçbir katılım payı olmadan genel vergilerden, karşılanmalıdır. Odağında kar değil, toplumsal yarar, piyasa değil, insan olan kamu sağlık hizmetleri devletlerin vazgeçilmez ve zorunlu görevidir.

* Sağlık örgütlenmesi, topluma açık olmalıdır.

* Bedensel, ruhsal ve sosyal hallerin korunup geliştirilebilmesi için, koruyucu sağlık hizmetlerine öncelik verilmelidir.

* Sağlık için ayrılan bütün kamusal kaynaklar, kamusal sağlık hizmeti için, kullanılmalıdır. Sağlıkta taşeron mutlaka yasaklanmalıdır.

* Yurttaşlar, güvenceli istihdam, insanca yaşam için yaşayabilecekleri ücret ve emekliliğe yansıyan güvenceli bir ücret ile çalıştırılmalı, görevli Toplu Sözleşme verilmeli, sendikal haklara kavuşturulmalıdır.

* Mesleki bağımsızlıkları yok eden her türlü idari ve mali kısıtlamalara son verilmelidir. Büyük bir risk altında çalışan sağlık emekçilerinin sağlık çalışanlarının sağlığı kavramı içinde, iş sağlığı ve iş güvencisinin kurallarına uygun biçimde, uygun koşullarda, çalıştırılması için olanak sağlanmalıdır.

* Kamuda performansa dayalı, döner sermaye, özerkte ciro baskısı gibi sağlık mesleklerinin doğasına aykırı olan, uygulamalardan vazgeçilmelidir.

* Başta GSS, 663 sayılı KHK olmak üzere uygulanan sağlık politikalarından doğan mağduriyetlere karşı da yürütülecek sağlık hakkı mücadelesi için birlikte mücadele kararlılığı bir kez daha göstermiştir.

14 Mart'ta düzenlenecek Sağlık Hakkı Yürüyüşü, Ankara'da Sağlık Bakanlığı, illerde Sağlık Müdürlükleri önünde talepleri içeren açıklamaların okunmasıyla gerçekleştirilecek. (MAF/HK)