Özel Maden Ocağında İş Cinayeti: Bir Ölü
İnsan Hakları Derneği (İHD) Karadeniz Ereğli Şube Başkanı Çetin Yılmaz, iş cinayetinin yaşandığı HEMA şirketindeki ölümlü olmayan iş kazalarının basından ve kamuoyundan gizlendiği ve olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü yönünde iddialar bulunduğunu aktardı.
"Özelleştirmeyle birlikte kaçak ocaklarda çoğaldı"
Yılmaz yaptığı yazılı açıklamada, özel sektörün işlettiği maden ocaklarında, geçen aylarda da 3 maden işçisinin yaşamını kaybettiğini hatırlattı ve şöyle devam etti:
"Zonguldak ilinde Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) üretimden düşürülerek küçültülmesi için, 1980 yılından bugüne kadar devlet tarafından sürdürülen politikalar sonucunda, özel maden ocağı sayısı da her geçen gün çoğalıyor. Özel ocaklarla birlikte kaçak ocakların da birkaç kat çoğaldığı, iş kazaları ve ölümlerin artmasıyla da anlaşılıyor."
"Sendika üzerine düşeni yapmıyor"
Yılmaz, özel ocaklarda çalışan işçilerin sendikasız ve örgütsüz olmaları nedeniyle, iş güvenliği ve iş sağlığı gibi düzenlemelerin, ocak sahiplerinin insafına bırakılmış durumda olduğuna da dikkat çekiyor.
"Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS), ne özel ocaklardaki işçileri örgütleme çalışması yapıyor ne de kazalara müdahil oluyor" diyen Yılmaz, Zonguldak bölgesinde özel maden ocaklarında çalışan işçilerin, dünyanın en ucuz "madenci iş gücü" olarak kabul edildiğini ifade ediyor.
"İş kazaları ve ölümler gizleniyor"
Kaçak maden ocaklarında ailelerin çalıştırıldığını anlatan Yılmaz bu madenlerin koşullarını ve işleyişlerini şöyle özetliyor:
"Kadın ve çocuk işçilerin de çalıştırıldığı ocaklarda hiçbir güvenlik önlemi bulunmuyor. Çocuk işçilerin yoğun olarak çalıştırıldığı ocaklarda meydana gelen iş kazaları ve ölüm olayları büyük oranda gizleniyor. Kaçak maden ocaklarından çıkarılan kömürler özel ocaklar tarafından aklanıyor; piyasaya sürülüyor."
"Gazeteciler ve uzmanlar baskı altında"
Geçen yıl, Gelik bölgesinde çalışma yapan kaçak bir maden ocağında kaza sonucu ölen bir çocuk işçinin haberini, İHD Karadeniz Ereğli Şubesi belgeleyip kamuoyuna duyurduğunu hatırlatan Yılmaz, kaçak maden ocakları ve iş cinayetleriyle ilgili haber yapan gazeteciler ve olayları araştıran uzmanlar üzerinde baskı oluşturulduğunu savundu.
"Bölge Çalışma Müfettişleri, iş kazası raporunu, özel ve kaçak ocak sahiplerinin bakısı sonucu, kazadan ancak 6 ay sonra tutabilmişti.
Kaçak ocaklarda çalıştırılan çocuk işçiler ile ilgili haber yapan yerel basın mensuplarına, Zonguldak Valiliği dava açmıştı. Basın mensupları tehdit edilmişti." (KÖ/AÖ)
