İki "Barış" Mesajına Dört Yıl Hapis İsteniyor

Tunceli'de Nazimiye Cumhuriyet Başsavcılığı, Düzgün Baba Festivali için sahneye çıktığında "Artık dağlarımızda çatışmalar olmasın, barış gelsin, kimse ölmesin" dediği için sanatçı Pınar Sağ hakkında "suçu ve suçlu övmek" iddiasıyla dava açtı.

Geçen yıl katıldığı etkinlikte yaptığı konuşmadan dolayı Pınar Sağ, Ceza Yasası'nın (TCK) 215. maddesi uyarınca iki yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.

Sağ'ın, "Artık dağlarımızda çatışmalar olmasın, barış gelsin, kimse ölmesin. Mercan Dağları'nda 17 genç silahsız öldürüldü. Artık bu savaş son bulsun, biz kendi memleketimizde özgürce gezebilelim, bu topraklara barış gelsin" sözleri yargılama konusu yapıldı.

Sağ: Barışı savundum

Avukatlarıyla Nazimiye Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya katılan Pınar Sağ, ertelenen duruşmadan sonra Türkiye'de barışı savunma, kardeşliği istemenin artık suç olmaması gerektiğini belirtti.

Birçok ülke ve kentte konser verdiğini ancak sadece Dersim'de davayla karşılaştığını ifade eden Sağ, "Yaşadığımız topraklarda, insan olarak, sanatçı duyarlılığı içinde hiçbir ölümün yanında duramayacağımızı dile getirdik. Mercan Dağları'nda öldürülen 17 insanın suçlu olduğuna dair hiçbir belge ve kanıt yoktu. Bu yönde savunma verdim. Ben konserde barışı savundum" şeklinde konuştu.

Pınar Sağ, 29 Mart yerel seçimleri öncesinde Tunceli Bağımsız Belediye Başkan Adayı Murat Kur'un seçim mitinginde verdiği konserde konuşma yaptığı için de aynı gerekçeyle yargılanıyor.

"Kaypakkaya'nın suçlu olduğu nereden belli?"

TİKKO'nun kurucusu İbrahim Kaypakkaya'yı övdüğü gerekçesiyle Tunceli Sulh Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Pınar Sağ'ın, Mayıs başında Şişli Adliyesi'ne gelerek talimatla ifade vermişti.

Kaypakkaya'nın suçlu olduğuna dair hiçbir kanıt bulunmasını söyleyen Sağ, "Deniz Gezmiş'in öldürülmesinde şüpheli durumda olanlar bugün özür diliyorsa, bu düşünceden hareketle Kaypakkaya'nın da suçlu olamayacağını, zira bir mahkumiyetle sonuçlanmış yargılama olmadığını, suçlu kabul edilmesini gerektirir bir hukuki durumun olmadığını düşündüm. Kaypakkaya suçlu kabul edilemeyeceğinden suçluyu övmek gibi bir durum söz konusu olamaz" demişti. (EÖ)