“İnsanları Kaybeden Devlet Zihniyeti Taksim’de”

Cumartesi İnsanları gaz bombalarının havaya dağıttığı biber gazına rağmen Galatasaray’da toplandı.

Kayıp yakınlarının oturma eyleminde her söz alan dozerlerin yıktığı ağaçlardan, polis şiddetinden söz etti, direnişçilere destek verdi.

“Biz insan hakları, demokrasi ve özgürlükler adına bu alandan derhal polis terörünün ve şiddetin çekilmesini ve halkların haklarının geri verilmesini istiyoruz.”

Kayıplardan İrfan Bilgin’in ağabeyi Kenan Bilgin konuşmasında 24 saattir Taksim Meydanı’nda görülen devlet zihniyetiyle insanları kaybeden zihniyet arasında bir fark olmadığını söyledi.

“Tayyip Erdoğan Suriye’yi eleştirirken bir devlet başkanı halkına zulüm edemez diyor, peki bu nedir; 24 saattir insanlar burada gaz yiyor, yaralanıyor, coplanıyor, bu zulmün de ötesindedir.

“Biz katilleri ortaya çıkarın dedik, kendisi aynı şeyi yapıyor, ondan bunu nasıl bekleriz, o halde bunu yapacak halkın kendi gücüdür.”

Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak da 427 haftadır burada oturan ailelerin bugün Taksim’de yaratılan şiddet ortamını protesto ettiğini belirtti.

“İnsan onurunu hiçe sayanların peşinde olmaya devam edeceğiz.”

Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mihail Kırbayır da bugün Taksim’de ortaya çıkan tablonun 12 Eylül zihniyetinin hala yaşandığının göstergesi olduğunu anlattı.

“Hiç demokrasiyi savunuyoruz demesinler. İşte tablo ortada, işte gözlerimizde biber gazları...”

18 yıllık mücadele

Bugün Galatasaray’da, oturma eylemlerinin başladığı 27 Mayıs 1995’ten bu yana kayıpların akıbetinin açıklanması yönünde adım atılmadığı da dile getirildi.

“Kayıpların failleri yargı önüne çıkarılmadı. Açığa çıkan ölüm kuyuları, toplu mezarlar, ölüm uçuşlarının sorumluları cezasızlık zırhıyla korundu. AİHM’de mahkumiyetle sonuçlanan kayıp davalarının faillerine dokunulmadı.”

18 yıl içinde kayıplar gerçeğinin dünyanın gündemine taşındığını da anlatan Cumartesi İnsanları kaybedilenlere sahip çıkarken aynı zamanda insan haklarına, demokrasiye de sahip çıktılarını; mücadelede ısrara da dikkat çektiklerini belirtti.

“Artık dört yıldır Diyarbakır Koşuyolu’ndan, Cizre’den, Batman’dan Cumartesi Anneleri de bize eşlik ediyor.

“Plaza de Mayo Anneleri’nden örnek aldığımız bu mücadeleyi, Cezayirli kayıp yakınları da bizden örnek alarak sürdürüyor.

“Biz topluma mücadelede ısrarın, inadın da mesajını vermek istedik.

“Geçmişte bizim evlatlarımızı düşmanlaştırarak kaybeden zihniyet, bugün de yurttaşlık haklarına sahip çıkan tüm evlatlarımızı hedef aldı.

“Panzerleriniz, bombalarınız, coplarınız, tanklarınız, silahlarınız, gözaltılarınız, hapishaneleriniz işe yarmadı, yaramayacak.

“Her seferinde karşınıza haklarını onurla savunan insanlar çıkacak. Ve bu ülke o insanlar sayesinde demokratikleşerek gerçek barışı tesis edecek.” (YY)