“Kışlada Çekilen Fotoğraf Özel Yaşama Girmez”

Gazeteci İsmail Saymaz hakkında İletişim Yayınları’nda çıkan Esas Duruşta Cinayet kitabında Sevag Balıkçı cinayeti sanığının fotoğrafını izinsiz kullandığı şüphesiyle yürütülen soruşturma takipsizlikle sonuçlandı.

Saymaz’ın askerde şüpheli ölümleri aldığı kitabında, 24 Nisan 2011 tarihinde Batman’ın Gümüş Örgü Karakolu’nda askerlik yaparken Kıvanç Ağaoğlu’nun silahından çıkan mermiyle yaşamını yitiren Sevag Balıkçı’nın ailesiyle yapılan röportajda yer alıyordu.

Şikayet Balıkçı davasının sanığından

Anne Ani Balıkçı’nın “O gün o bir kurşun hayatımızı bir saniyede değiştirdi. Derler ya, bir ölenin arkasından kırk gün mum yanarmış, her gün biri sönermiş. Bizde hiçbiri sönmedi daha. İki buçuk yıl oldu. Kırkı da yanıyor” dediği kitapta Kıvanç Ağaoğlu’nun da yer aldığı bir fotoğraf kullanılmıştı.

Diyarbakır 2. Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde görülen davanın 26 Mart 2013 tarihli duruşmasında “Bilinçli taksirle insan öldürmek” suçlamasıyla dört yıl beş ay on gün hapse mahkum edilen Kıvanç Ağaoğlu, davasının Askeri Yargıtay aşamasında olduğunu belirtip, “özel hayata ilişkin görüntü ifşa etmek” ile suçladığı Saymaz’ı Elazığ’da 6 Haziran’da şikayet etti.

“Kışlada çekilen toplu fotoğraf özel olamaz”

İstanbul Cumhuriyet Savcısı H. Hasan Bölükbaşı, 8 Ekim’de verdiği takipsizlik kararında, “Askeri kışlada birçok asker ve görevlinin bulunduğu aleni bir ortamda müşteki ve diğer askerlerin bilgisi ve rızası dahilinde çektirilen fotoğrafın özel hayat kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığından atılı suçun unsurları oluşmamıştır” tespitine yer verdi.

Savcı Bölükbaşı, Anayasa ve Avrupa İnsan hakları Sözleşmesi’nde özel yaşama dair düzenlemelere işaret ettikten sonra Türkiye bakımından da Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 4 Nisan 2012’de verdiği 2011/12220 Esas sayılı ve 2012/9228 sayılı karara; ayrıca 11 Nisan 2012’de aldığı 2011/20872 Esas sayılı ve 2012/9834 sayılı karara atıf yaptı.

Saymaz’ın kitabı, çeşitli örneklerle zorunlu askerlik altında, tahkir, kötü muamele, dayak, eziyet, intihar ve cinayet sonucu hayatını kaybeden askerlerin durumuna açıklık getirmeyi amaçlıyor (EÖ).