İsrail'de Muhalif Olmak

18 yaşına gelmiş her İsrailli erkek gibi Yaki de askere yazıldığında kullanımına sunulan tüfekle sıkı bir ilişki içine girer. Üstelik yalnız görevde olduğu zaman değil özel hayatında da hoyratça kullanabildiğinden ailesinin içinde bulunduğu ekonomik darboğazdan çıkmak için ona iktidar hissi veren silahına güvenmekten de imtina etmeyecektir.

63. Berlin Film Festivalinin alternatif sinema örneklerine yer veren Panorama bölümünde gösterilen Gençlik (Youth) adlı sürükleyici film İsrail'in son zamanlarda yaşadığı ekonomik olduğu kadar sosyal ve kültürel krize de zarafetle parmak basıyor.

Silahla ulaşılan erkeklik

Yaki ve Shaul birbirine çok benzeyen, telepatik seviyelerdeki bağları sayesinde leb demeden leblebiyi anlayan iki erkek kardeştir. Babaları, işleri ters gidip borç batağına saplanınca depresyona girer, oğlanlar da dahiyane (!) bir planla aileyi kurtarma misyonunu üstlenirler.

Daha önce nispeten silik olsalar da abi Yaki'nin askerliği sayesinde kendilerine güvenleri fazlasıyla artmıştır, nihayet "erkek"tirler. Shaul'un harçlık biriktirmek için çalıştığı sinema, kardeşlerin yıllar boyunca Hollywood'un pahalı aksiyon filmleriyle beslenmesini sağlamıştır, geriye etkisi altında kaldıkları senaryoları hayata uyarlamak kalır; kabak zarif genç kız Dafna'nın başına patlayacaktır...

Orta sınıf krizde

1981 İsrail doğumlu yönetmen Tom Shoval senaryoyu yazarken kendi kardeşiyle olan yakın ve uyumlu ilişkisinden yola çıktığını ifade ediyor. Filmdeki orta sınıftan Yaki ve Shaul görmezden gelinen ailenin trajik durumunu çözümleyebilmek için çılgınca bir plana başvuruyorlar. Yönetmene göre bu isyankâr davranış bir şekilde orta sınıfın uyanışını temsil ediyor.

Geçen Kasım ayında Selanik Film Festivali'nde üç ödül alan Emir Manor'un Epilog filminde yansıtıldığı gibi ülkenin kuruluş aşamasında temel alınan sosyal devletten geriye pek bir şey kalmamış, kültürel yozlaşma yüzünden geleneksel değerlerin de erimesi kaçınılmaz olmuş.

İsrail'deki sosyal sınıflar arasında gittikçe açılan uçurum özellikle orta sınıfın erimesine sebebiyet vermiş. İki sene evveline kadar pek de farkına varılmayan bu durum yüzünden kaderlerine razıymış gibi görünen orta sınıf, akabinde başlatılan sosyal protesto hareketleri ile oyunun kurallarını değiştirmeye başlamış.

Genç sinemacı Shoval İsrail toplumunda genç bir erkeğin omzunda silahla mahallede futbol oynamasının, çocukluktan yetişkinliğe geçişte ülkesini "düşman"lardan korumak için kendisine teslim edilen tüfekle hayati kararlar alabilmesinin normal karşılandığını söylüyor.

Çoğu seyirciye absürt gelecek, filmdeki en gergin sahnelerden biri olan Dafna'nın bir otobüste silah zoruyla seyahat etmesi İsraillilerin gerçeklik algısının isabetli bir örneği, sık sık karşılaşılan ve fazla tepki gösterilmeyen sıradan bir manzara gibi...

Başarılı kadro

Daha önce çektiği kısa filmlerle birçok festivale katılıp ödüller almış olan Tom Shoval, sinema - televizyon eğitimini 2007'de tamamlamış, eleştirmenliğin yanısıra sinema eğitmenliği de yapıyor.

Başroldeki kardeşler David ve Eitan Cunio aktör olmasalar da aralarındaki uyum sayesinde rolü kaptıktan sonra oyunculuk eğitimi almışlar ve yönetmenin güvenini boşa çıkarmayıp temsil ettikleri kayıp gençliği isabetli şekilde canlandırmışlar.

İçine düştüğü korkunç durumdan kurtulabilmek için durmadan çığlık atan ve yüzü genelde bantlı olan Gita Amely de kurban Dafna rolünün hakkını veriyor. Yapımdaki en tecrübeli aktör ise İsrail'in en başarılı oyuncularından babayı oynayan Moshe Ivgy. Bunalımda olmasına rağmen durumu ailesine çaktırmamaya çalışan ve  her şeye rağmen ümidini kaybetmeyen zayıf karakterli baba rolü yeterince acıklı.

Uzun kariyeri boyunca Spielberg'in Münih, Mamet'in Spartan filmlerinde de rol alan Ivgy, televizyon ve tiyatro oyunculuğu, senaryo yazarlığı ve yönetmenlik de yapmış, birçok ödüle layık görülmüş.

Tom Shoval'ın ilk uzun metrajlı eseri olmasına rağmen etkileyici konusu, her an tetikte olmamızı sağlayan atmosferi, olgun ve mesafeli sinema dili, Hitchockvari dokusuyla Berlinale'de dikkat çeken Gençlik'in en kısa zamanda Türkiye'de de gösterilmesi dileğiyle... (MK/HK)