Demirtaş: Taksitle mi Doğduk da Haklarımızı Taksitle Dağıtıyorsun?
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır’da düzenlediği basın toplantısında eş başkanlıktan istifa edeceği yönündeki söylentilerin gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Demirtaş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı demokratikleşme paketini de eleştirerek, “Paketin süreçle alakası yok. Ortada diyalog da yok. Hükümet fiilen süreci bitirmiştir” dedi.
“AKP diyalog sürecini bitirdi”
“Hükümet kamuoyu nezdinde müzakere ve diyalog sürecini bitirmiştir. Bu paket müzakereyi sonlandırmak için çıkarıldı. Paketle ilgili, müzakere masasındaki Kürtlerin de demokratik sivil toplumun da, Alevilerin de görüşleri alınmadı. Müzakereye cesaretiniz yoksa paçaları neden sıvadınız?
“Kendi başlattıkları diyalog sürecinin arkasında duramamaları korkaklıktır. O zaman bu kadar akil insanı sokaklara döküp neden diyalogun önemini halka anlattınız?
“Paket tekçi anlayışla hazırlandı”
“Bu paketin açıklanma, hazırlanma biçimi tümüyle müzakereyi koparma üzerine inşa edilmiştir. Müzakereyi geliştirme, derinleştirme üzerine inşa edilmiş bir paket değildir.
“Tekçi, dayatmacı bir tavırla, bizim paketimiz budur, kabul eden eder, etmeyen etmez denmiştir.
“Bugüne kadar biz müzakereleri derinleştirmek için bu kadar siyasi risk aldık. Biz AKP'nin kara kaşı kara gözü için süreci desteklemiyoruz. Türkiye toplumu barışı hak etiği için süreci destekliyoruz ve kredi veriyoruz. Ancak sürece verdiğimiz kredinin yüzde 80'ini AKP kendisine harcamıştır.
“AKP daha önceki çözüm süreçlerini de aynı şekilde heba etmiştir. Bu paket de AKP'nin gerçek yüzünü teşhir etmek dışında bir işe yaramadı.
“Sen kimsin ki sadaka dağıtır gibi hak dağıtıyorsun?”
“Andımızı kaldırdık diyorlar. Zaten son yıllarda okulların çoğunda andımız okunmuyordu. Başörtüsünü serbest bıraktık diyorlar. Zaten kadınlar başörtüsüyle ne istiyorlarsa yapıyorlardı.
“Sokakta halkın kazanımlarını resmi gazetede yayınlayınca buna demokratikleşme diyorlar. Bitmiş meseleleri sadece genelgelere bağlıyorlar.
“Anadilinde eğitimin sadece özel okullarda önünün açılması bir demokratikleşme değildir. Yüzde 80'i yoksul olan Kürt halkı mı özel okul yapacak? Sizin özel okullarınız var ama bizim yok.
“Özel okulda anadilde eğitim serbest olunca senin milletvekillerinin özel okullarına Kürt çocuklarını mecbur edeceksin, buna da eşit yurttaşlık diyeceksin. Bunu kimse yemez artık.
“Biz anamızdan taksitle mi doğduk da haklarımızı taksit taksit vermeye kalkıyorsun?
Şu anda anadilinde eğitim önünde ne engel var? Neden yapılmıyor? Çünkü Kürtlerin hakları Başbakan'ın elinde rehin kalsın isteniyor. Kürtler kendisine mecbur kalsın isteniyor.
“Sen kimsin ki sadaka dağıtır gibi hak dağıtıyorsun? Sen Başbakan olarak gasp edilmiş hakları iade etmeye mecbursun.
“Barajı tamamen kaldır, görelim”
“Seçim barajını biz mi getirdik biz kaldıralım diyordu. Şimdi de üç seçenek sunuyoruz diyor. Tartışmaya açarken bile en fazla kendi partisine yarayan formül üzerinde duruyor.
“Gerçekten demokrasiyi savunuyorsan barajı tamamen kaldıralım, kim ne kadar oy alırsa o kadar milletvekiliyle temsil edilsin. Neden bu kadar korkuyorsun? Yüzde 50 oy alıyorsun işte.
“Başörtülü kadınlardan değil, ufku kapalı erkeklerden korkarız”
“Biz başörtülü kadınlardan korkmayız. Başörtülü kadınların hayatın her alanında yer almasını biz destekleriz.
“Bizim korktuğumuz başı, ufku, zihni kapalı erkeklerdir. Asıl tehlike bunlardır. Bunlar şimdi başörtülü kadınlar üzerinden siyasi rant elde etmeye çalışıyorlar.
“Senin partin umurumuzda değil”
“Biz barış süreci başlarken Kürt halkı olarak her şeyimizi ortaya koyduk. Askerin, polisin, gerillanın daha fazla kanı dökülmesin istedik. Senin partinin iktidarı sağlamlaşsın diye mi?
“Kusura bakma, senin partin umurumuzda değil. Biz Türkiye toplumunun geleceğini düşünürüz.
“Sen nasıl cemevlerine terör yuvası dersin?”
“Pakette Alevinin ismi dahi geçmiyor. Bırakın Alevilere hak hukuk tanınmasını, AKP'nin milletvekili cemevlerine terör yuvası diyor.
“Terör yuvası senin beyninin içi zaten. Sen nasıl bir inancın ibadethanesine terör yuvası diyebilirsin? Sen hayatında cemevinin yanından mı geçtin?
“Milletvekili olabilmek için dört takla attın, el pençe divan durdun, şimdi çıkmışsın cemevlerine saldırıyorsun.
“Hani baldıran zehri içecektin? Her gün şerbet içiyorsun”
“Meclisin açılmasıyla birlikte parlamento ilk iş olarak AKP'nin iki savaş tezkeresini geçiriyor. Birisi Suriye diğeri Irak Kürdistan bölgesine... Biri çıktı, diğeri de perşembe günü genel kurula geliyor.
“Öcalan Meclis açıldığı an barış kararı almalı diyordu. Meclis iki tane savaş kararı aldı. Erdoğan bu süreci bozan vebal altında kalır diyor, kendisi süreci bozmak için elinden geleni yapıyor.
“Dağdan indirmek istediğin insanlara karşı niye tezkere çıkarıyorsun? Hani baldıran zehri içecektiniz? Ya her gün şerbet içiyorsunuz. Başka bir şey yok. Sürecin tadını çıkarıyorsunuz, risk almıyorsunuz.
“En fazla bir aya kadar dağdan inmelerin ve geri dönüşün başlaması gerekiyordu. Ama gündemde bile değil.
“Askerin polisin anası bilsin ki, şu anda AKP'nin yaptığı senin evladının canını korumaya dönük bir hamle değildir.
“İlk defa büyükşehire kadın belediye başkanı getireceğiz”
“Seçimlere batıda HDP, Kürdistan'da BDP olarak giriyoruz. Seçim bildirgemiz dün yayınlandı. Kadın kotası partimizde ilkesel bir duruştur. Türkiye'de ilk defa bir büyükşehir belediyesi başkanı kadın olacaktır. Bu da Amed halkının desteği ile olacak.
“Partimizde eşbaşkanlık konusunda bir tartışma yoktur. İstifa söz konusu değil. Ama şunu da biliyoruz, biz bu koltukları babamızdan miras almadık. Halkın emanetidir. Biz de zamanı geldiğinde halkın emanetini iade etmesini biliriz. Seçime kadar gündemimizde olağanüstü kongre yoktur.
“Hiçbir zaman partimiz şahıslara bağlı olmadı. Bu parti bizle var olmadı, bizle de bitmez. Kişilere şahıslara bağlı mücadele yürütmüyoruz. Bu halk kendi içinden binlerce eş başkan çıkarır.” (EKN)