Başbakan Erdoğan İstanbul'a Geldi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Atatürk Havaalanı’na geldi.

İçişleri Bakanı Muammer Güler, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın da arasında bulunduğu kabine üyeleri ve milletvekilleri Erdoğan’ı karşılamak üzere gece yarısı havaalanındaydı.

Erdoğan’ı karşılamaya gelen Adalet ve Kalkınma Partililer (AKP) “İstanbul burada, çapulcular nerede”, “Yavuz Sultan Selim oley”, “Yol ver geçelim, Taksim’i ezelim”, “Polise kalkan eller kırılsın” sloganları attı.

Erdoğan konuşmasında faiz lobisinden, “Ben de çapulcuyum” diyen Garanti Bankası Genel Müdürüne, polis şiddetinden gazetecilere ve direnişe destek veren sanatçılara birçok konuya değindi.

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

* Fas'taki, Cezayir'deki kardeşlerim ''bunların hepsi geçer'' dediler. ''Çünkü biz sizlere inanıyoruz'' dediler.

* Faiz lobisine rağmen bugünlere geldik. Bu faiz lobisi borsada spekülasyonlarla bizi tehdit edeceklerini zannediyorlar. Şunu iyi bilmek lazım. Bu milletin alın terini onlara yedirmeyeceğiz.

* Bir bankanın genel müdürü çıkıp da bu vandalizmi organize edenlerin yanında olduğunu söylüyorsa, onlar karşısında bizi bulacaklardır. Biz bugünlere Türkiye ekonomisini büyüterek geldik. Bizim karşımızda bugün sizin zamanınızda beş kat zenginleştik diyenler, bugünlerde bizle uğraşmaya başladılar.

* 10 yıl önce Hakkari'de havaalanı açılacak dense kim inanırdı? Geldik 26 ilde havaalanı vardı, şimdi 50'ye ulaştı.

* Şimdi Gezi Parkı'nda sayısı 15'e bile varmayan ağaç için bugün arkasında üç kayıp bıraktı. İki gencimiz ve bir baş komiserimiz şehit oldu. Bu gençlerin ölümü ne kadar önemliyse polisimin şehadeti de o kadar önemlidir.

* Ne diyorlar polisi çekin ne olacak, burası yol geçen hanı değil. Burası Türkiye Cumhuriyeti'dir. Aşırı güç kullanılmış olabilir ama herkese karşı saldıranlara karşı polisimiz görevini yapmıştır. Kimsenin bize saldırmaya hakkı yoktur.

* Bunlar Türk bayrağını yakacak kadar haysiyetsizleştiler. Gazeteciyim diyerek, sanatçıyım diyerek, siyasetçiyim diyerek, son derece sorumsuz bir şekilde hukuksuzluğu kışkırtmanın alasını yaptılar. (ÇT)