"Açılan Davalar, Gazetecilerin Çalışmasını Fiilen Engelliyor"
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi hakimleri Yılmaz Alp ve Tuncay Aslan'ın şikayetleriyle ayrı davalarda yargılanan gazeteciler Büşra Erdal ve Helin Şahin'in İstanbul Adliyesi'ndeki duruşmalarına, hukukçu ve gazeteciler de destek olmak için katıldı.
Bugün (1 Nisan) İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Zaman gazetesi muhabiri Erdal ve 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Star gazetesi muhabiri Şahin'e destek için Boğaziçi Avukatlar Derneği, Adalet ve Hukuk Derneği, Hukukçular Derneği, Basın Konseyi, Gazetecilere Özgürlük Platformu, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti temsilcileri Beşiktaş'taki adliyedeydi.
Erdal'ın davasının 27 Nisan'a ertelendiği, Şahin hakkındaki davanın ise düşürüldüğü duruşmaların ardından adliye önünde basın açıklaması yapıldı.
Erdal: İlgili yasalar gazetecilerin lehine değiştirilmeli
Açıklamada gazeteci Şahin, "Hakkımda Bakırköy'de devam 60 adet dava var. Ergenekon ve Balyoz haberleri nedeniyle yargılanıyorum. Gazetecilerin daha özgür çalışmasının önü açılmalı" diye konuştu.
Gazeteci Erdal da, "Gazeteciler olarak terörle mücadele kanunlarıyla yargılanmaya devam ediliyoruz. Terörle Mücadele Yasası'nın 6. ve 7. maddeleri, basının özgürlüğünü engelleyen ağır maddeler. Ceza Yasası ile birlikte, ilgili yasa maddelerinin gazeteciler lehine değiştirilmesini temenni ediyoruz" dedi.
Huduti: Açılan 60 dava, yılın üçte birini adliyede geçirmek demek
Gazetecilere Özgürlük Platformu adına konuşan Basın Konseyi genel sekreteri Oktay Huduti, platform olarak Türkiye'de ifade özgürlüğünün standartlarının yetersiz olduğuna dikkat çektiği konuşmasında "60 davası olan, her davası için yılda iki duruşmaya giren bir gazeteci, yılının üçte birini adliyede geçiriyor demektir. Bu da fiili olarak engellenmeleri anlamına gelir" dedi.
"Gizli belgeler öne sürülerek cezaevinde tutulmak, ciddi ihlal"
Huduti "Özel yetkili mahkemelerde terörle mücadele yasalarıyla yargılanmayı kabul etmediklerinin" altını çizerek, şunları ekledi:
"Gazeteciler, henüz varlığı ispatlanmamış bir örgüt ile, hangi bağları olduğunu ortaya koyacak delilleri ortaya konmadan yargılanıyor."
"Gerekçeler ortaya konulsa, sonra değerlendirebiliriz. Fakat gizli belgeler öne sürülerek cezaevinde tutulmaları ciddi bir ihlaldir."
Hukukçu Çalışır'a göre "örgüt yardımı" ile "gazetecilik" ayrılmalı
Boğaziçi Hukukçular Derneği'nden Bilal Çalışır, hukuki olarak basın özgürlüğünün "sıkıntıda" olduğunu belirttiği açıklamasında "örgüt mensupluğundan yargılanan, örgüte yardım edenlerle", "görevini yaptığı için haklarında dava açılan gazeteciler" arasına çizgi çekilmesi gerektiğini savundu.
Hukukçular Derneği sözcüsü Şahin Özkan da yaptığı açıklamada davaların üzücü olduğunu söyleyerek, basın özgürlüğünün "geçmişe göre çok iyi durumda" olduğunu öne sürdü. (EÇ/EÖ)