R.Ç. Cinayetinde Suçu Baba Üstlendi

Diyarbakır'da eşcinsel olduğu için 17 yaşında öldürülen R.Ç.'nin babası ve iki amcasının ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasıyla tutuklu yargılandığı davanın beşinci celsesinde sanık baba suçu üstlendi.

Duruşma yine olaylı geçti. R.Ç.’nin annesi, mütalaa hakkındaki görüşünün sorulması üzerine, oğlunun amcaları tarafından öldürüldüğüne dair karakolda verdiği ifadeyi hatırlamadığını söylerken, sanıkların R.Ç.’nin öldürülmesiyle alakası olmadığını iddia etti. Duruşmanın ardından da “Kocamın yanındayım, R.Ç.’nin gey olduğunu bilsem ben öldürürdüm” diye bağırdı.

Sanık baba ise, “R.Ç.’yi ben öldürdüm” diyerek suçunu itiraf etti. Oğluyla tartıştıklarını, R.Ç.’nin kendisine vurması üzerine ruhsatlı silahının dipçiği ile R.Ç.’ye vurduğunu, o sırada silahın ateş aldığını ve ölen oğlunu yola bıraktığını söyledi.

Babanın suçu itiraf etmesi üzerine, R.Ç.’nin erkek kardeşi söz alarak gerçeği anlatacağını söyledi. Anne ve kız kardeşlerin müdahalelerine rağmen söz alan R.Ç.’nin kardeşi, amcası Ş.Ç.’nin “Ben sıkacağım, olayı sen üstüne alacaksın” dediğini, ancak kendisinin kabul etmediğini söyledi. Ağabeyinin öldürüldüğünü, diğer amcası sanık M.A.Ç. ile birlikte otururken öğrendiklerini anlattı.

SPoD LGBT’nin avukatlarından Fırat Söyle, bir sonraki celsede karar çıkmasını beklediklerini söylerken şöyle konuştu:

“Duruşma son derece çok trajikomikti. Başından beri uğraştıkları şey bugün gerçekleşti. Suçu baba üstlendi ama çelişkili ifadeler verildi. Babanın itirafı diğer sanıkların bırakılmasına yönelik bir itiraftı ve anlattıkları yaşananlarla çelişkiliydi. Baba, R.Ç.’yi arabada kazayla vurduğunu söyledi ancak Olay Yeri İnceleme raporları cinayetin aracın bagajında gerçekleştiğini gösteriyor.

“Biz bunun babanın tek başına işlediği bir suç değil, amcalarla ortak işlenen bir suç olduğuna inanıyoruz. İddianamede belirtilen durum da zaten R.Ç.’nin küçük kardeşi tarafından anlatıldı.

“Bir sonraki celsede karar çıkmasını bekliyoruz ama mahkeme heyeti değiştiği için karar sarkabilir.” (ÇT)

* Fotoğraf: Metehan Özcan