Üç Gazeteciye İstanbul ve Hakkari’de Polis Saldırısı

Yüksekova Haber gazetesi muhabiri Kadir Kaya, Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Hakkâri Şubesi’nin 6 Kasım’da gerçekleştirmek için eylemi görüntülerken polis saldırısına uğradığı gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.

Hakkari polisi, eğitim sektöründeki sorunların protesto edilmek istendiği eylemde basın açıklaması yapılmasına dahi izin vermemiş, kitleye tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etmişti. Kaya, bianet'e hafif yaralandığı ancak kamerasının kırıldığı olayla ilgili bugün Hakkari Cumhuriyet Savcılığı’nda şikayetçi olduğunu bildirdi.

Kaya, Adliye önünde yaptığı açıklamada da, “Yürüyüşü takip ederken, polislerin Eğitim-Sen’li üyelere müdahale ederken, direkt beni de hedef almalarını kınıyorum. TOMA aracıyla yapılan müdahalede benim fotoğraf makinem kırıldı ve kendim de yaralandım. Benimle birlikte yedi eğitim emekçisi de çeşitli yerlerinden yaralandı” dedi.

Demokratik bir ülkede toplumun haber alma hakkının en büyük savunucularının aynı zamanda kamusal bir görev üstlenen gazeteciler olduğunu açıklayan Kaya, “Özgür basın emekçilerin olarak bizi yıldıracağını zannedenlere buradan baskı ve uygulamalarına asla boyun eğmeyeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz” şeklinde konuştu.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Hakkari Şubesi’ne de başvurduğunu bildiren Kaya, şikayetinin sonuna kadar takipçisi olacağını açıkladı.

Validebağ’da iki haberciye saldırı

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) de, cami ve sosyal tesis inşaatı yapılmak istenen İstanbul Validebağ Korusu’ndaki direnişte polisin, görevi başındaki Cumhuriyet Gazetesi muhabiri Kayhan Ayhan ve Ulusal Kanal muhabiri Deniz Çağlayan’a şiddet uyguladığını bildirdi.

TGC: Şiddet anlayışını kınıyoruz

Son günlerde artan akreditasyon ayrımcılığına da açıklamasında değinen TGC, “Daha fazla özgürlük ve hoşgörüyü hak eden Türkiye, TOMA ve Akreditasyon Cumhuriyeti olma yolunda hızla ilerlemektedir” dedi.

TGC’ye göre, tazyikli suyun etkisiyle savrulan bir masa Cumhuriyet Gazetesi Muhabiri Kayhan Ayhan’ın başına isabet etti. Gazetecinin başına sekiz dikiş atıldı. TOMA’nın tazyikli suyunun etkisiyle yere düşen Ulusal Kanal muhabiri Deniz Çağlayan ise başından ve vücudunun birçok yerinden yaralandı. Gazeteci hastaneye başvurdu.

Halka gerçekleri iletme görevini engellemek için cop, gaz ve tazyikli suyla gazetecileri yaralayan anlayışı kınadıklarını bildiren TGC, gazetecilere geçmiş olsun dileklerini iletti; “Gazetecileri hedef seçen güvenlik güçleriyle ilgili olarak işlem yapılması için İstanbul Valiliği'ni ve Emniyet Müdürlüğü'nü göreve çağırıyoruz” dedi (EÖ).